Hiçbir nüfuz edici seks, hücrelerinizin sevişmesi gibi hissettiremez

Bazılarınızın şöyle düşündüğünü hayal edebiliyorum, “Vay canına, nüfuz etme ve sürtünme yok, o zaman ne anlamı var? Ama sevgilinizle ilk öpüştüğünüz ve aranızda birkaç saniye, birkaç dakika elektrik oluştuğu o anı hatırlayın. Bu aslında sizi tüm evrene bağlayan orgazm dolu bir deneyimdir.

Peki bu duyguyu mümkün olduğu kadar uzun süre sürdürmek istediğinizi mi düşündünüz? Belki de bu duygunun kaybolduğunu düşünmeye başladınız? Ya da belki hiç beklemediğiniz bir anda tekrar geri döner. Bahsettiğim şey, birinin gözlerine baktığınızda ya da nazikçe okşandığınızda, her birinizdeki hücrelerin birbirini tanımaya başladığı andır. Peki ya bu yeteneğimizi geliştirip bilinçli olarak yumuşak elektriğe teslim olursak? Sadece elektrik var olduğunda, kişi elektrik haline gelir; tıpkı elektrik kadar zahmetsiz ve düşüncesiz. Peki ya bu uzun bir orgazm dalgası gibi saatlerce sürebilirse? Bazen çok şiddetli olacak. Bazen o kadar yumuşak olur ki neredeyse farkına varmazsınız. Ancak hücreler birbirini tanır ve sevdiğiniz kişinin hücrelerine dikkat eder. Binlerce hücre birbiriyle sevişiyor ve sen de onun içinde var olabiliyorsun. Pek bir şey yapmıyorsun; neredeyse zahmetsizdir; sadece bu muhteşem sanat eserinin yaratılışını gözlemleme fırsatınız var. Bu tıpkı harika bir müzik dinlediğinizde vücudunuza nüfuz etmesi ve bir karıncalanma hissetmeniz gibidir. Bir an o müzikle uyum içinde olursun, onunla akarsın ve o senin bir parçan olur. Bunu en az bir kez deneyimlemek için ne kadar ödersiniz? Tanrıya şükür ki bu bir mağazadan satın almanız gereken bir ürün değil. Peki ya zaten elinizde varsa ve içinizdeki sonsuz elektriğin kaynağını bulmanız gerekiyorsa ve zaman zaman size onun nerede olduğunu ve onu nasıl açacağınızı hatırlatacak biriyle tanışmanız gerekiyorsa?